Bu yazı Romatolog Dr. Selda Öktem tarafından kaleme alınmıştır. Herkesin anlayabilmesi amacıyla basitleştirilmiş ve sadeleştirilmiştir.
Romatizma ve beslenme arasındaki ilişki, son yıllarda giderek daha fazla önem kazanmaktadır. Romatizmal hastalıkların büyük bir kısmı otoimmün mekanizmalarla ortaya çıkar. Otoimmün hastalıklar, bağışıklık sisteminin kendi doku ve organlarını yabancı olarak algılaması ve bunlara karşı saldırıya geçmesiyle gelişir. Romatolojik hastalıklar dışında tiroid ve bağırsak hastalıklarının da otoimmün kökenli olduğu bilinmektedir.
Normalde bağışıklık sistemi, yalnızca yabancı hücreler (bakteri, virüs, toksinler vb.) ile savaşmak için programlanmıştır. Ancak genetik yatkınlığı olan bireylerde bazı dış faktörlerin etkisiyle bağışıklık sistemi anormal şekilde çalışmaya başlayabilir.
- Ultraviyole ışınları (güneş ışınları), virüsler, bakteriler, parazitler ve kimyasal maddeler bağışıklık sisteminin dengesi bozabilir.
- Bu faktörler, genetik yatkınlığı olan kişilerde romatizmal hastalıkların ortaya çıkmasına neden olabilir.
- Yanlış beslenme alışkanlıkları da otoimmün süreçleri tetikleyebilir.
Beslenme ve otoimmün hastalıklar arasındaki ilişki
Geçmişte beslenmenin romatizmal hastalıklar üzerindeki etkisi yeterince bilinmiyordu. Ancak son yıllarda yapılan araştırmalar, bazı besinlerin bağışıklık sistemini olumsuz yönde etkileyerek otoimmün hastalıkları tetikleyebileceğini ortaya koymuştur.
- Hazır ve işlenmiş gıdaların aşırı tüketimi, hayvansal proteinlerin fazla alınması ve yapay takviyeler bağışıklık sisteminin dengesini bozabilir.
- Romatizmal hastalıkların artış göstermesi, sağlıksız beslenme alışkanlıklarıyla doğrudan ilişkilidir.
- Bağışıklık sistemini baskılayan ilaçlar kullanırken, yanlış beslenme bu ilaçların etkinliğini azaltabilir ve yan etkilere neden olabilir.
Romatizmal hastalıklarda tedavi yalnızca ilaçlarla sınırlı kalmamalıdır. Bağışıklık sistemini dengelemek ve hastalığın seyrini kontrol altına almak için doğru beslenme büyük önem taşır.
Romatolojik Hastalıklarda Nasıl Beslenmek Gerekir?
Romatizmal hastalıklarda beslenme önerileri
- Hayvansal proteinleri mümkün olduğunca azaltın. (Kırmızı et, süt ve süt ürünleri, yumurta)
- Beyaz un ve rafine karbonhidratlardan uzak durun. (Ekmek, makarna, hamur işleri vb.)
- Şeker ve tatlandırıcıları mümkün olduğunca tüketmeyin.
- Protein ihtiyacınızı sebzeler, baklagiller (mercimek, nohut, kuru fasulye vb.) ve tahıllardan karşılayın.
- Sağlıklı yağlar tüketin. (Zeytinyağı, ceviz, badem, fındık, keten tohumu, avokado)
- Zencefil ve zerdeçal gibi doğal iltihap önleyici besinleri diyetinize ekleyin.
- Bağışıklık sistemini destekleyen probiyotik gıdalar tüketin. (Doğal yoğurt, kefir, fermente gıdalar)
- Bol su için. (Günlük en az 2-2,5 litre su tüketimi önerilir.)
- Omega-3 ve D vitamini takviyesi alın. (Balık tüketemeyenler için omega-3 desteği önemlidir.)
Beslenme düzeni ve romatizmal hastalıkların yönetimi
Romatizmal hastalıkların tedavisinde diyet ve beslenme büyük bir tamamlayıcı rol oynar.
- Yanlış beslenme alışkanlıkları hastalığın alevlenmesine neden olabilirken, doğru beslenme tedavi sürecini destekleyebilir.
- Kilo kontrolü, eklem sağlığı açısından önemlidir. Fazla kilo eklemlere ekstra yük bindirerek ağrıları artırabilir.
- Doğru beslenme alışkanlıkları ile romatizmal hastalıklarda kullanılan ilaç dozları azaltılabilir ve tedaviye yanıt artırılabilir.
Sonuç
Romatizmal hastalıkların tedavisi yalnızca ilaçlarla sınırlı değildir. Beslenme alışkanlıklarının düzeltilmesi, otoimmün süreçlerin kontrol altına alınmasına yardımcı olabilir. Bu nedenle romatizmal hastalıklara sahip bireylerin hem ilaç tedavisine hem de sağlıklı beslenmeye özen göstermesi gerekir.
Romatoloji uzmanlarının önerileri doğrultusunda, kişiye özel beslenme programı oluşturulması hastalığın seyrini olumlu yönde etkileyebilir.