Bu yazı Romatolog Dr. Selda Öktem tarafından kaleme alınmıştır. Herkesin anlayabilmesi amacıyla basitleştirilmiş ve sadeleştirilmiştir.
Dev Hücreli Arterit (Temporal Arterit) Nedir?
Dev Hücreli Arterit (DHA), büyük ve orta çaplı atardamarları etkileyen iltihaplı bir damar hastalığıdır. Özellikle 50 yaş üzerindeki bireylerde görülür ve şakak atardamarlarını (temporal arterleri) tuttuğu için geçmişte “Temporal Arterit” olarak da adlandırılmıştır. Ancak, hastalık sadece şakak bölgesiyle sınırlı olmadığından artık “Dev Hücreli Arterit” terimi tercih edilmektedir.
DHA, özellikle aort ve ondan ayrılan damarları etkileyerek, beyne, göze ve diğer organlara giden kan akışını bozabilir. Bu durum, görme kaybı, baş ağrısı ve çene ağrısı gibi ciddi belirtilere neden olabilir.
Dev Hücreli Arterit Kimlerde Görülür?
- 50 yaş üzerindeki bireylerde yaygındır.
- Kadınlarda erkeklere oranla daha sık görülür.
- Ailesinde DHA öyküsü olan bireylerde risk daha yüksektir.
- Bazı enfeksiyon ajanları ve kimyasal maddeler hastalığın tetikleyicileri arasında olabilir.
Dev Hücreli Arterit ve Polimiyaljia Romatika (PMR) İlişkisi
DHA hastalarının önemli bir kısmında “Polimiyaljia Romatika” (PMR) denilen bir kas romatizması da görülmektedir.
- PMR, omuz, boyun ve kalça bölgelerinde şiddetli kas ağrısı ve sabah tutukluğu ile kendini gösterir.
- DHA ve PMR birlikte görülebilir veya biri diğerinden sonra ortaya çıkabilir.
- Her iki hastalıkta da romatolog tarafından detaylı değerlendirme yapılmalıdır.
Dev Hücreli Arterit Belirtileri Nelerdir?
1. Baş Ağrısı
- En yaygın belirtidir (%66 hastada görülür).
- Lokalizedir; genellikle şakak, ense veya alın bölgesinde hissedilir.
- Zonklayıcı, keskin ve sürekli olabilir.
- Ağrı kesicilere yanıt vermez.
2. Saç Derisinde Hassasiyet ve Çene Ağrısı
- Saç tararken bile ağrı oluşabilir.
- Yemek yerken çiğneme sırasında çene ve dilde uyuşma olabilir.
3. Görme Problemleri
- Görme bulanıklığı, çift görme, ışık çakmaları yaşanabilir.
- Göz damarları etkilendiğinde kalıcı görme kaybına neden olabilir.
- Tedavi edilmezse görme kaybı geri döndürülemez hale gelebilir.
4. Denge ve İşitme Problemleri
- Ani işitme kaybı ve vertigo (baş dönmesi) gelişebilir.
- Meniere sendromuna (hareket hastalığı) yol açabilir.
5. Karaciğer Problemleri
- Hastaların dörtte birinde karaciğer etkilenebilir.
- ALP (Alkalen Fosfataz) seviyelerinde artış görülebilir.
Dev Hücreli Arterit Nasıl Teşhis Edilir?
Tanıda romatoloji uzmanları tarafından yapılan değerlendirme büyük önem taşır.
- Klinik bulgular (baş ağrısı, görme bozuklukları, çene ağrısı vb.) dikkate alınır.
- Kan testleri (ESR, CRP, lökosit): Enflamasyon belirtilerini gösterir. Ancak bazı hastalarda (%10) test sonuçları normal çıkabilir.
- Temporal arter biyopsisi: Tanıyı kesinleştirmek için en önemli testtir.
- Ultrason veya MR anjiyografi: Damar iltihabını gösterebilir.
Dev Hücreli Arterit Nasıl Tedavi Edilir?
DHA tedavisinde erken tanı ve hızlı tedavi çok önemlidir. Çünkü görme kaybı gibi komplikasyonlar erken tedavi edilmezse kalıcı olabilir.
1. Kortizon (Steroid) Tedavisi
- Tedavide ilk tercih edilen ilaç kortizondur.
- Düşük dozlarda bile PMR belirtileri hızla düzelir.
- Ancak baş ağrısı, çene ağrısı ve görme bozuklukları daha geç iyileşir.
- Görme kaybı riski varsa daha yüksek doz kortizon kullanılması gerekir.
2. Bağışıklık Baskılayıcı (İmmünsupresif) İlaçlar
- Kortizonun yan etkilerini azaltmak ve hastalığın kontrolünü sağlamak için kullanılır.
- Metotreksat veya biyolojik ajanlar (örneğin tosilizumab) sık kullanılan ilaçlardır.
3. Kortizon Dozunun Ayarlanması
- Kortizon tedavisi yavaş yavaş azaltılarak uzun süreli kullanım planlanmalıdır.
- Kısa süreli veya hızlı doz azaltımı hastalığın tekrar alevlenmesine neden olabilir.
Dev Hücreli Arterit (Temporal Arterit) Tedavisinde Dikkat Edilmesi Gerekenler
- Erken tanı, kalıcı görme kaybını önlemek için kritik öneme sahiptir.
- Kortizon tedavisi hemen başlanmalı ve düzenli takip edilmelidir.
- Bağışıklık baskılayıcı ilaçlar, hastalığın kontrol altında tutulmasını sağlar.
- Tansiyon, kemik erimesi ve şeker hastalığı gibi kortizon yan etkileri düzenli kontrol edilmelidir.
- Doktor önerisi olmadan ilaç bırakılmamalıdır.